Aşk çekilirdi aradan , sessizce boynu bükük , kırık dökük anılarla nereye giderdi aşk.İlk öpüş, ilk sarılış , ilk bakış unutulmaya yüz tutardıAşk acıtmaya başlardı, derinden , içten içe Gün gelir ihanetin adı yeni aşk olurdu..Biri yeni diğeri eski aşk...
Eskiyen aşklar, kanatırdı yürekleri.Hiç bitmeyecek gibi yaşanıyordu oysakiVe aşk affetmezdi, kırılır küserdi Sonbaharların gölgesi düşerdi aşkın üstüne , sarı yaprakları savurur giderdi.
İlk aşk tohumu adem ile havanın yüreğine düştü..Gökyüzünde yıldızlar vardı , ay vardı...Gecenin karanlığı kimin umurundaydı ...Aşk vardı ya..Henüz ateş yoktu ısınmak için ama aşk vardı..Sevdaları vardı...Gözgöze baktılar, elleri kenetlendi yürekleri birbirine bağlandı..Ona armağanlar veremedi Adem.
Kırmızı güller yoktu , inciler pırlantalar ,kürkler arabalar yoktu..Kocaman bir sevdası, aşkı vardı. Verebileceği bir de sadakati....Birbirlerine sıkıca sarıldılar ...Hava ademi kandırdı dediler, ona elma sunmuştu ya... Bir elmaya mı kanmıştı adem. Yoksa yüreğine düşen ateş mi onu yakmıştı . Kimbilir?
Bazen imkansızdı aşk , bazen platonik , bazen karşılıksız bazen tutkulu, bazen romantik..Aşk bir masaldı , kelebek uçuşunda ..takıldı gitti bir uçurtmanın kuyruğunda , bazen gözyaşı oldu şarap bardağında..İçtikçe yüreği yaktıAn geldi yangın yerine döndü yürek .
Çoğu zaman sözler yetmedi anlatmaya , gözler vardı ya , onlar herşeyi daha iyi anlatmıyormuydu.Yürek atıyordu onun için , düşüncede sadece sevgili vardı...Kırmızı güller yetiştirdi koynunda , inciler dizdi düşlerinde ,ismini heceledi aşk .kırmızı şaraba benzedi aşk , çikolatalar pişirdi aşkı için , arka bahçede özenle çilekler yetiştirdi sevdiğine.Yıllandı aşk , .Yürek yangını dinmedi Yandı gönül ki ne yanma ...Dağları taşları deldirdi..İmparatorlukları çökertti..Kadın erkeğe ,erkek kadına , aşık .
Venüs Marsa aşık oldu Mars'ta Venüse...Aşk kaçınılmazdı gökyüzünde...Binlerce yıldız , aşk şarkısı söyledi sevdiğine ...Şerbetler sundu melekler düşlerinde ..Aşk vardı aşk
Yıldızlar aya aşıktı..Ay tanrıydı onlar için , kudretli, heybetli güçlü aydınlık , geceleri ben burdayım dercesine ışık saçtı..Yıldızlar etrafında pervane ...Bir yıldız kaydı günün birinde ... kalbi kırılmıştı aya , bunca yıldız varken bana mı bakar demiş ve kayıp gitmişti...Ay yıldızdan habersiz.. ..Yorgun dünya , dedi ki, yeter ki onursuz olmasın aşk..Her güzel şey bir gün biterdi, bitebilirdi. Sonsuza kadar sürmezdi hiçbirşey..Hiçbir aşk sonsuza kadar sürmedi .Gün gelir aşk yerini sevgiye saygıya bırakır , aşk çekilir aradan.Aşk bazen depremle biter , ihanetle, aldatmlarla, bıkkınlıklarla.Geriye kalan ise sadece son karelerdir...İlk yaşan güzellikler hiç akla gelmezde ihanet var ya o ihanet.. Aşk çekilirdi aradan , sessizce boynu bükük , kırık dökük anılarla
Nereye giderdi aşk.İlk öpüş, ilk sarılış ,ilk bakış unutulmaya yüz tutardıAşk acıtmaya başlardı, derinden , içten içe Gün gelir ihanetin adı yeni aşk olurdu..Biri yeni diğeri eski aşk...Eskiyen aşklar , kanatırdı yürekleri.Hiç bitmeyecek gibi yaşanıyordu oysakiVe aşk affetmezdi ,kırılır küserdi Sonbaharların gölgesi düşerdi aşkın üstüne , sarı yaprakları savurur giderdi. .Kırmızı güller kadar ateşli olsun içinizdeki umut ...